donderdag 17 oktober 2013

Kahvaltida kavurma yiyen vatandas; candir!

Oncelikle kurban bayraminizi en icten dileklerimle kutluyorum. Kurban bayraminin en ozel ani o gunku kahvaltida herkez namazdan doner donmez hayvanin en lezzetli bolgesi olan sirt bolgesinden et kavrulur ve o kahvaltida ana yemegim odur herkes icin. Ba-yi-lir-im!!


Gelelim sosyal medyada hayvan severlerin sitemlerine.. Hayvan katliami dediler bunun adina. Kurban bayraminda tepkiler peki hayvanlarin oldurulmelerinden mi kaynaklaniyor diye sordum kendime. Lakin bayramin gordugu bu tepki sorunu yasayan, olenin kendisi olduguna gore, olen koyunumuzun veya baska bir gunde, sokakta yada mezbahada kesilmesi bu koyunun acisinin derecesini degistirmez kanisina vardim. Bu ne demek oluyor, hayvan severlerin verdigi tepki insanlarin koyunlarla kurduklari empati degildir. Bence sadece nedeni ortalikta oldurulmesi, ve bu manzara karsisinda insanlarin istem disi empati kurup rahatsiz olma sebebidir. Sucuk, salam, sosis ve gun geldiginde kavurmalari yiyelim  ve lezzetinde fabrikada plastikten uretiliyormuscasina damak tadimizdan hic odun kaybetmeyelim.. aman kimseler duymasin, gormesin, soz konusu olmasin o zaman problem yok bu vatandaslarimizda.

Inekler girtlaklarindan kesilsin, koyunlar can cekissin biz gormeyelimde ne olursa olsun. Bu zihniyet ''bana dokunmayan yilan bin yil yasasin''dir. Somurulen Afrika, Asya'da dunyanin her bir kosesindeki varoslarda kalip disari cikamayan insanlar hakkinda bu millet nasil rahatsa, hayvanlar da mezbaha disinda oldurulmedikleri muddetce hem salamlari hem sosisleri lupletecek hemde kendilerini uygar ve insancil sayacaklar, al gulum ver gulum diyerek neseli bir telas icinde yasantilarini surdurecekler. Uygarlik dedigimiz sey: yaptigi ayibi yorgan altinda tutuyor haberiniz olsun!

dinsdag 13 augustus 2013

"İster onu gör,ister beni.O’yum O’da ben.'’


Etme
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme. Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme.

Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı? Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme.

Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru. Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme.

Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için... Bizi öyle harab, öyle altüst ediyorsun, etme.

Ey, makamı var ve yokun üzerinde olan kişi, sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun, etme.

Sen yüz çevirecek olsan, ay kapkara olur gamdan. Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun, etme.

Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan. Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun, etme.

Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer;
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun, etme.

Ey, cennetin cehennemin elinde oldugu kişi, bize cenneti öyle cehennem ediyorsun, etme.

Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize, o zehiri o şekerle sen bir ediyorsun, etme.

Bizi sevindiriyorsun, huzurumuz kaçar öyle. Huzurumu bozuyorsun, sen mahvediyorsun, etme.

Harama bulaşan gözüm, güzelliğinin hırsızı. Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun, etme.

İsyan et ey arkadaşım, söz söyleyecek an değil. Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun, etme.
Mevlana Celaleddin Rumi

vrijdag 9 augustus 2013

Sükür etmek nasil bir eylem?

Aslinda sukur ve hayal kirikligi uc noktalarda yasiyorlar birbirlerinden. Bunu ben sik sik yasiyorum hayatimda. Her dinde bir ibadet sekli olarak bilinir Allah'a sukur etmek. Her insanda olmasi gereken bir aliskanlik olmasi gerekir. Sahip oldugum nimetlere sukur etmek ile icimde huzuru bulmama vesile oluyor yine bu sukur aliskanligim bana son gunlerde.

Ama etrafimda sukur etmeyi birakin mutlu olundugunda sahip oldugu seyler icin dua eden cok insan kalmamis. Bana bilakis mutlu oldugum zaman sukur etmek guzel bir huzur ve mutluluk veriyor. Ve bu vesile ile kendime dusen gorevi yapmis gibi hissediyorum.

Dun aksam bayram gunu kotu bir haber aldigimda kendimi bu dusunceden cok uzak olarak gordum. Benim Allaha yeterince inancim yokmuydu? Ne oluyordu bana? Kotu haberin icerigi cok onemli degil bu yazimda. Her hangi felaket olabilecegini dusununun bu yazimi okurken. Benim dunyam basima yikilmisti. E ama hani derdi veren Allah dermaninida veriyor. Hayirda Allahtan serde Allahtan diyordun kendine Hulya? dedim. O anki duygularimi sadece size; hayalkirikligi olarak anlatabilirim. Baska tarifi yok. Ebedi bir saadet olarak  mi gordum acaba ben etrafimda olanlari? Bu dunya yalan. Once bunu idrak etmem lazim. Ebedi saadet bizi bekliyor daha. O yuzden sukur etmeyi birakmamam lazim. Birakmamamiz lazim.

Dunden bugune cok sey degismedi bende sadece biraz daha sakinim. Sukur ediyorum. Bunu her saniye aklimdan cikarmamaya calisiyorum ama uyguladigim halde hala bir problem var sanki. Hallolmamis. ''Beterin beteri var'', ''onu bulamayanlarda var'' sozleri  bana dogru bir haraket olarak gelmiyor. Bir baskasinin yoklugu uzerinden kendinde var olana tamah etmek olmuyor mu?
Yani ben o zaman  baskasinin mutsuzlugunu kendimde mutluluk olarak mi goruyorum? Bu degil bence sukur etmek, ve cok bencilce. O yuzden ben bugun yine kafamda otomatige bagladigim sukur etme anlayisini cevirdim. Her neye inaniliyorsa kendi elimde olan ile sukur edecegim. Bir baskasinda olup olmamasi uzerine degil, Kendi dunumle, kendi sahip olamadigim zamanlar uzerinden yapsam daha iyi olacak. Bunu bulamayan var diyerek sukur edip bulamayan insan icin bir harakette bulunmamak sukur etmek degil zannimca. Ben bencil degilim.







maandag 29 juli 2013

Bebeginizin ilk ergenligi ..

Bir baska ilgi alanimda: cocuk ve gelisimi..


5 yildir 4-12 yas grubu ile bir ETUT merkezinde calisiyorum. Yani bu okuldan sonra ki cocugunuza sunabilecegimiz bakim. Turkiyede buna anaokulu yada ETUT merkezi ismi verilmis.

Bugun sizinle bana en cok sorulan sorulardan birini paylasacagim. Yurumeye baslayan cocugunuzun ergenlik donemi.. nasil yani demeyin. Oluyor. Ama bazen anne-baba farkinda olmuyor bunun.


Size altin tepside tavsiyeler: bebek ve ergenlik

Cocugunuz 2 ve 3,5 yasi arasinda ise biz buna bebeginizin ilk ergenligi diyoruz. Benim melegim nerde? Bebegimin yerine kucuk bir canavar geldi diyorsaniz devamini okuyun. Size bir sir verecegim :) Size bu durumda nasil entegre olmaniz gerektigini anlatacagim.

Nasil uzlasma yapabilirim?

Bebeginizin ofke nobetleri bazen sizi caresiz yapabilir. Hele ki toplum icinde yapiyorsa bunu, sizi zor duruma sokar bu. Evdeyseniz biraz daha sakin ama yine o hircinligi devam ediyor olabilir. Peki bunu icin nasil bir uzlasma yapabilirsiniz? Yoksaymak ile? Surekli olarak ayni kurallara devam etmek ile? Havluyu ringa atarak? Yada buhar izni vererek mi? Bu durumu farkli yontemlerle cozebilmeniz icin size bir kac cozum sunacagim.

Yok saymak

Cocugunuzun her yaptigi yaramazliga reaksiyon vermeyin. Bazen bir kriz aninda sadece yalniz kalmak isteyecektir. Boylelikle bir 'dram' yasamadiginizi fark edecektir. Ve boyleyikle sizin ilginizi cekmek icin baska yontemler arayacaktir.

Dikkatini dagitmak

Cocugunuzun hos olmayan haraketlerini dikkatini dagitarak engelleyebilir yada durdurabilirsiniz. Bu bir oyuncakla olabilir. yada televizyonda ki bir olaya isaret edebilirsiniz. Kucuk cocuklarda bu genelde ise yarayabilir.

Deneyim

Birakin cocugunuz kendi deneyimleri ile haraket etsin. Sonucta cocugunuz oz guvenini gelistirmekle mesgul. Kis sezonunda cocugunuz disari cikarken eldivenleri takmak istemiyor mu? Birakin takmasin, havanin ne kadar soguk oldugunu kendi ogrensin. Boylelikle kendi kararlarinin sonucu ve bedelinin neler olabilecegini fark edecektir zamanla. Ve bu durum sizin cocugunuzla o an tartismamaniza yardimci olur.

Duzeltmek

Size yukardakileri anlatirken uygulamak istediginizde cocugunuzun dogru olmayan haraketlerini duzeltmeyin demiyorum. Sinirli bir aninda yalniz birakabilirsiniz cocugunuzu fakat, neyin dogru neyin yanlis oldugunu cocugunuz bilmeli. Dogru bir haraket yaptiginda tesvik edici davranin ve odullendirin. Ve dogru olmayan haraketlerinin sebebinin konusun. Boyleyikle kendiside durumun farkinda olacaktir.

Time out

Time out gercekten ise yariyor. Time out cocugunuza vereceginiz 'ceza'dir (bu kelimeyi kullanmak istemesemde). Ben 'mola' demeyi tercih ediyorum. Bu yontem cocugunuza verebileceginiz son raddeye gelmis bir tartismanin sonucudur. Cocugunuz her hangi bir sebep yuzunden sizin bir kac ikazinizdan sonra hala dinlemiyorsa onu bulundugunuz odadan ayirin ve kendine mola verebilecegi sabit bir yer belirleyin. Odanin en kosesi dogru bir yer olabilir. Bu surec icersinde biraktiginiz ise yeniden devam edin. Boylelikle cocugunuzun dogru olmayan haraketlerinin sizde bir etki yapmadigini gorecektir.

Hayir demesini engelleyin

Cocugunuza hayir yaniti vermesi icin sorular sormayin. Bu yaslarda hayir kelimesini siklikla kullanmak isteyecektir. Ve bir kere bu sansi verirseniz devami gelir. Ornek: bu ceketi mi giymek istersin? Bunu mu? Bu kitabi mi okumak istersin, su kitabi mi? Bunu mu yemek istersin, onu mu? Boyleyikle onu dinlediginizi fark edecektir bu oz guveni icinde bir stimuledir.





 

zondag 28 juli 2013



Herkese guzel haftalar.. kac kisi okudu bunu? ^_^

Seksenler, doksanlar..

Ah keske vah keske bir 'simdi' edebilse ...


Modanin kisir dongu yaptigi gibi artik dizilerde kisir dongu yapmaya basladi. Seksenleri zaten hepimiz izliyoruz herhalde. Bugun televizyonda Doksanlar dizisi denk geldiginde kafamda canlandi cocuklugum.. 

Ben 88liyim ama 90'lar dizisini sevdim.. 13 yilin degisimi canlandi gozlerimde. Kaybettigimiz insani degerleri kaybetmemizin icin bir sans olabilir bu izleyeciler icin. Bende bu duyguyu uyandirdi en azindan. Sanirim amacta birazcik o. 

Doksanlarda cocuk olmak ayri birseydi. Mahallede cikip aksama kadar oynamak, en cok oynadigimiz oyunlardan biri ip atlamak ve evcilik olarak degisirdi. Tom ve Jerry belirli saatlerde oynardi ve o saatlerde tv'de rastladigim an ki sevincimi anlatamam size. Aksamlari genelde rahmetli Kemal Sunal filmleri donerdi. 

Ve cumartesi geldiginde Hugo ve Tolga abiyi izlemek bambaska bir zevkti. 

Bizim evimizde soba yoktu.. ama anneanneme gittigimizde korka korka sobaya dokunmak ve ellerimizi isitmak icin can havli ile girerdik o buz kesici soguklarda. 

Koleksiyon yapmayi 15 yasimdan sonra sevmeye basladim ama kucukken biriktirdigim seylerden biride tasolar olmustur, ve kokulu defter kagitlarini elimde terden islanana denk kokladigimi hic unutamam. 


Elma sekeri favorilerimin arasindaydi. En cok sevdigim seylerden biri bu cocuklugumda veee lebebi tozu! Ne yerdim ama. 






Ben kucukkene diye baslayan bir cumle ile devam ediyorum.. cep telefonu ile en buyuk eglencemin  yilan oyununu oynamak olmasiydi.. simdi ise yavas yavas cep telefonumun beni esir aldigini dusunerek ondan sogumaya basladigimin kararina varmis durumdayim. 

Ah keske vah keske bir 'simdi' edebilse diyorum..