dinsdag 13 augustus 2013

"İster onu gör,ister beni.O’yum O’da ben.'’


Etme
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme. Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme.

Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı? Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme.

Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru. Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme.

Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için... Bizi öyle harab, öyle altüst ediyorsun, etme.

Ey, makamı var ve yokun üzerinde olan kişi, sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun, etme.

Sen yüz çevirecek olsan, ay kapkara olur gamdan. Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun, etme.

Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan. Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun, etme.

Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer;
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun, etme.

Ey, cennetin cehennemin elinde oldugu kişi, bize cenneti öyle cehennem ediyorsun, etme.

Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize, o zehiri o şekerle sen bir ediyorsun, etme.

Bizi sevindiriyorsun, huzurumuz kaçar öyle. Huzurumu bozuyorsun, sen mahvediyorsun, etme.

Harama bulaşan gözüm, güzelliğinin hırsızı. Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun, etme.

İsyan et ey arkadaşım, söz söyleyecek an değil. Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun, etme.
Mevlana Celaleddin Rumi

vrijdag 9 augustus 2013

Sükür etmek nasil bir eylem?

Aslinda sukur ve hayal kirikligi uc noktalarda yasiyorlar birbirlerinden. Bunu ben sik sik yasiyorum hayatimda. Her dinde bir ibadet sekli olarak bilinir Allah'a sukur etmek. Her insanda olmasi gereken bir aliskanlik olmasi gerekir. Sahip oldugum nimetlere sukur etmek ile icimde huzuru bulmama vesile oluyor yine bu sukur aliskanligim bana son gunlerde.

Ama etrafimda sukur etmeyi birakin mutlu olundugunda sahip oldugu seyler icin dua eden cok insan kalmamis. Bana bilakis mutlu oldugum zaman sukur etmek guzel bir huzur ve mutluluk veriyor. Ve bu vesile ile kendime dusen gorevi yapmis gibi hissediyorum.

Dun aksam bayram gunu kotu bir haber aldigimda kendimi bu dusunceden cok uzak olarak gordum. Benim Allaha yeterince inancim yokmuydu? Ne oluyordu bana? Kotu haberin icerigi cok onemli degil bu yazimda. Her hangi felaket olabilecegini dusununun bu yazimi okurken. Benim dunyam basima yikilmisti. E ama hani derdi veren Allah dermaninida veriyor. Hayirda Allahtan serde Allahtan diyordun kendine Hulya? dedim. O anki duygularimi sadece size; hayalkirikligi olarak anlatabilirim. Baska tarifi yok. Ebedi bir saadet olarak  mi gordum acaba ben etrafimda olanlari? Bu dunya yalan. Once bunu idrak etmem lazim. Ebedi saadet bizi bekliyor daha. O yuzden sukur etmeyi birakmamam lazim. Birakmamamiz lazim.

Dunden bugune cok sey degismedi bende sadece biraz daha sakinim. Sukur ediyorum. Bunu her saniye aklimdan cikarmamaya calisiyorum ama uyguladigim halde hala bir problem var sanki. Hallolmamis. ''Beterin beteri var'', ''onu bulamayanlarda var'' sozleri  bana dogru bir haraket olarak gelmiyor. Bir baskasinin yoklugu uzerinden kendinde var olana tamah etmek olmuyor mu?
Yani ben o zaman  baskasinin mutsuzlugunu kendimde mutluluk olarak mi goruyorum? Bu degil bence sukur etmek, ve cok bencilce. O yuzden ben bugun yine kafamda otomatige bagladigim sukur etme anlayisini cevirdim. Her neye inaniliyorsa kendi elimde olan ile sukur edecegim. Bir baskasinda olup olmamasi uzerine degil, Kendi dunumle, kendi sahip olamadigim zamanlar uzerinden yapsam daha iyi olacak. Bunu bulamayan var diyerek sukur edip bulamayan insan icin bir harakette bulunmamak sukur etmek degil zannimca. Ben bencil degilim.